Dünyanın önde gelen lojistik firması DHL, otomotiv sektörünün ihtiyaçlarını göz önüne alarak yeni bir hizmet paketi geliştirdi.
· Yeni araçların geliştirilmesi, üretimi ve piyasaya sürülmesini kolaylaştıracak hizmet paketinde, Ar-Ge aşamasından üretime ve lansmana kadar, prototiplerin özel
olarak ambalajlanması, gümrük formaliteleri ve taşıma gibi tüm hizmetler, DHL güvencesi ile tam bir gizlilik içinde yürütülecek.
Dünya çapında neredeyse tüm araç üretici ve tedarikçilerine hizmet sağlayan DHL, otomotiv sektörünün ihtiyaçlarına göre kurguladığı yeni hizmet paketinde otomobilin pazara çıkış sürecinin tamamını güvence altına alıyor. ABD, Avrupa ve Japonya başta olmak üzere, dünya çapında 200 otomotiv tesisine erişen DHL, diğer lojistik şirketlerinin aksine sadece üretimin beslenmesi ve satış sonrası lojistik konusunda değil, ürünün pazara çıkış sürecinin tamamını kapsıyor.
Araç gelişimi ve pazarlamasının üç aşamasına odaklanan hizmet paketi, Ar-ge, üretim ve lansman süreçleri için sektörün ihtiyaçları gözetilerek geliştirildi.
Oldukça karmaşık ve maliyetli bir sektör olan otomotiv sektörüne özel bir hizmet sunduklarını belirtenDHL Global Müşteri Çözümleri & İnovasyon Birimi, Global Otomotiv Sektörü Başkanı Fathi Tlatlikonuyla ilgili şu bilgileri verdi; “Otomotiv sektöründeki ürün lansmanları hem karmaşık hem de maliyetlidir. Müşterilerimizden aldığımız geri bildirimler, bu süreçte iyileştirmelere yönelik güçlü bir talep olduğunu ortaya koyuyordu. Bir otomobilin üretim aşamasından pazara sunulmasına kadar yaklaşık 2 ila 3 yıl gerekmektedir. Bu süreç çoğunlukla aynı kıtada dahi olmayan üçüncü partilerin senkronize şekilde çalışmasını da gerekli kılar. Dünya çapında otomotiv sektörüne özel olarak sunduğumuz çözümde, tedarik zinciri risklerini asgariye indirerek, şirketlerin üçüncü parti maliyetlerini düşürmeyi ve etkinliğinin artırılmasını amaçladık.”
Ar-Ge aşamasında, prototipleri özel olarak ambalajlayarak gümrük formaliteleri ve taşımayı tam bir güvenlik ve gizlilik içinde yürütecek olan DHL, üretim aşamasında da malzeme gelişleri ve tesis içi lojistiği organize ederek tedarik zinciri risklerini azaltacak. DHL ayrıca lansman aşamasında, teşhir arabalarının sürüş testi etkinlikleri veya resmi basın sunumu için otomobillerin taşınması gibi lansman iletişimini de gerçekleştirecek.
Bu yeni hizmetin, otomotiv sektörüne odaklanan DHL’in sahip olduğu bilgi ve donanımın bir örneği olduğunu dile getiren DHL Express Türkiye CEO’su Markus Reckling; “DHL Express Türkiye yıllardır Türk otomotiv sektörünün güvenilir bir iş ortağı. DHL Express olarak, otomotiv sektöründeki müşterilerimize ihtiyaçları doğrultusunda farklı ve özel hizmet seçenekleri sunuyoruz. Gönderilerin proaktif bir şekilde teslimi tamamlanana kadar takibinin yapılmasını ve teslimatın zamanında gerçekleşmesini sağlıyoruz. Bunu yapmak için de bünyemizde otomotiv sektörüne odaklanan sektöründe uzman olan bir kadroyla çalışıyoruz. Ayrıca tüm süreci ulaşılabilirliği yüksek tek bir kontak ile takip edebilme fırsatını müşterilerimize sunuyoruz. Müşterilerimiz için sağlanan bu önceliklendirme DHL’in tercih edilmesinde önem taşımaktadır” dedi.
Reckling, DHL’in bir adım daha atarak, otomotiv sektöründe hizmet veren müşterileri ile birlikte, taşımacılıkta sektörün ihtiyaçları doğrultusunda ortak tasarımlar gerçekleştirmesinin DHL’i küresel anlamda daha da güçlendirecek bir girişim olduğunu belirtti.
2012 yılında 81 milyon adet olan küresel satışların 2018’de yaklaşık 102 milyon adede yükseleceğini ortaya koyan araştırmalar, DHL’in otomotiv sektörüne özel olarak hazırladığı hizmet paketinin ne kadar yerinde olduğunu ortaya koyuyo
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder